Bizler insanız ve çok değerliyiz....Sağlığınızın kıymetini bilin...

9 Ekim 2011

Etimiz sahte, sütümüz sahte..


Hangi annemin köftesi, benim annem et yerine ot tozu yedirmezdi bana.
"Soya Kıyması" adıyla satılan ürün yağı alınmış soya küspesidir, 25 Kg torbalarda kg fiyatı 1,5 TL  civarındadır.
Kullanırken ılık suyla ıslatılır 1 kg soya  kıyması  3 kg su emer.
Yani kullanım fiyatı kg da 50 krş tan aşağı olur.
Gerçek etin 20 TL/kg üzerinde olduğu yerde tabii ki bunu önce sermaye kullanır.

Birçok kasap, kıymanın içine sakatat, kafa eti, tavuk eti, soya kıyması gibi ürünler katarken bazıları da ’’bahar eti’’ ile maliyetlerini düşürüyor.

Ciğeri saran ince tabakalı et olan ’’bahar eti’’, mezbahalarda kilosu 2,5-3 liradan satılıyor,kanlı ve oldukça kırmızı olan "bahar eti", bu özelliğiyle kıymaya istenen ve beklenen rengi verebiliyor.



Maret, Pınar vs gibi hazır tıp annemin köftesi gibi köftelerin tamamı soya katkılıdır.
Şirin gözükmesi içinde mix kıyma, soya proteini vs. gibi farklı isimlerle ambalaj üzerinde yazılmaktadır, yani et diye soya küspesi satıp, annemin köftesi gibi aynen diye reklam yapıyorlar.



Marine kuşbaşı diye bir et satılıyor şimdi, normal kuşbaşı etten ucuz.
Bir özel kimyasal karışım suyla ete emdiriliyor. % 20 su basılıyor ete,böylece fiyatı ucuzluyor.
Yemek şirketinden yemek yiyorsanız eğer et giriş faturalarında "mix kıyma" ve " marine kuşbaşı "var mı, bir kontrol edin bakalım.



Bu soya küspesi granül veya  toz halinde, beyaz, açık kahve, koyu kahve, kırmızı, yeşil renkleri vardır.
Tadı nötre yakındır.
Cevizle karışıp baklavaya, kıymayla karışıp köfteye, unla karışıp ekmeğe, kek'e giriyor.
Bir top keki toptancısı 15 krş a satıyor.
Anam-babam usulü un, yumurta ve yağ ile yapsanız 30 krş malzeme maliyeti var,
ambalaj,üretici karı, nakliye ve toptancı karı eklenince nasıl o fiyata satılabiliyor?
Çünkü kek değil kek benzeri kimyasal bir şey alıp yiyoruz, paketin üzerini okuyun anlarsınız.



MSG Nedir .? Aroma arttırıcı mono sodyum glutamat,yani basit adıyla Çin tuzu
Ancak bu tuzlar sizin kalp, şeker, tansiyon vs, rejimlerinize  zarar verir mi bilmiyorsunuz.
Yemeğe tuz atmıyorsunuz, ama başka tuzları bilmeden yiyorsunuz,yiyeceklere katıldığında, o yiyeceğin tadının beyin tarafından güzel olarak algılanmasını sağlıyor,dönercilerin vaz geçemediği bir katkı maddesi, tatlı, tuzlu, acı fark etmiyor,hangi yiyeceğe katılırsa lezzetliymiş gibi geliyor,o yüzden gıda üreticilerinin bir çoğu MSG'yi karlı olduğu için kullanıyorlar.
Bu madde Nörotiksin. Sinir hücrelerine zarar veriyor,merkezi sinir sistemi tahribatı ve buna bağlı olarak Alzheimer,Parkinson,Huntington hastalıkları, sara (Epilepsi) Retinal dejenerasyon (Göz retina tabakası hasarı)
Yağ birikimi, doyma mekanizmasında bozukluk, obezite.
Büyüme hormonu baskılanması.
Pankreas hasarı, insülinde artış, ve buna bağlı diyabet,böbrek ve karaciğerde ciddi hasarlar,bu madde hamilelerde plasenta bariyerini geçebiliyor, anne karnındaki bebek de aynı tahribatlara maruz kalıyor.

PEYNİR ALTI SUYU TOZU:
Adı üstünde, peynir üretiminde kalan su sıcak plakalara püskürtülüyor, buharlaşma sonucu elde edilen toz işte.
Peki bu toz nereler de kullanılıyor?
Mesela peynirli çizi de peynir mi var zannediyorsunuz, yediğiniz bisküvi, kek, kraker vs paketlerin üzerini bir okuyun bakalım içinde şeker ve un dışında tanımadığınız kaç kalem malzeme var.






Kilosu 5/10 TL ye satılan sucuklarda pul biberin, karabiberin, kimyonun gerçeği mi var sanıyoruz
Bazılarında zaten sucuk benzeri ürün yazıyor.
Bir danadan 25–30 kg sinir çıkıyor, 40 derecede dondurup öğütüyor sinir unu yapıyor sosise karıştırıyorlar.            
Şarküteri ürünlerine dikkatli bakın. %100  dana diyor,dana eti demiyor, anlayın işte.



Tavukların boyun, taşlık, kanat ucu vs gibi ticari değeri olmayan her yeri kemikleriyle öğütülerek
"mekanik kıyma " isimli bişi yapılıyor, tüm tavuk sucuk ve salamlarında bu var, siz tavukların göğüs etlerinin kıyma yapıldığını sanıyorsanız fena yanıldınız.
Ekmek arası tavuk döner 2 TL, yarısı işkembe, birazı inek memesi, gerisi insafa kalmış, canınızı sıktım değil mi ama gerçekler böyle.
Bütün bu işler T.C.Tarım ve köy İşleri Bakanlığı izni ile yapılıyor,tamamen ve her yönüyle gıda terörünün cenneti olan yurdumuzda izinle bunlar yapılırken siz varın kaçak yapılanları düşünün.

2 yorum:

  1. Böyle faydalı ve az bilinen konuları paylaştığınız için teşekkürler.

    YanıtlaSil
  2. Elinize , yüreğinize sağlık paylaşımlarınız için... Bizde Türkiye de ilk öğütülmüş yeşil kahveyi yaptık bakanlık izni uzadığı için geciktir bu sürede internetten satış yapmadık iznimiz yok diye.
    Böyle duyarlı insanlara ihtiyacı var toplumun, şimdi ise mantar gibi türedi yeşil kahve işine girenler ama çoğu bakanlık izni yok. Ziyaret ederseniz sevinirim. www.yesilkahvecim.com

    Saygılarımla.
    Akif BEYLER
    Duru'nun Kahve Dünyası

    YanıtlaSil