Bizler insanız ve çok değerliyiz....Sağlığınızın kıymetini bilin...

22 Aralık 2011

Timüs bezi...



Timüs bezi, tiroid bezinin altında, göğüs boşluğunda ve soluk borusunun önünde bulunur.
Bu bez insanın bağışıklık sisteminin merkezidir.
Yani bütün bağışıklık sistemi buradan yönetilir.
Timüs bezi ne kadar çok titreşirse kişi o kadar sağlıklı ve bağışıklık sistemi sağlam olur.

Anadolu’da ağıt yakan kadınların göğüslerine vurduklarına hepiniz şahit olmuşsunuzdur.
Bu refleks kaynaklı basit bir el hareketi değildir.
Bu beynin otomatik gerçekleştirdiği bir davranıştır.
Kişi göğsüne vururken Timüs bezini titreştirir.
Bu sayede üzüntü kaynaklı bağışıklıkta meydana gelen direnç azalmasının önüne geçmeye çalışır.
Bu bez ne kadar sıklıkla titreştirilirse kişi o kadar genç ve sağlıklı yaşar ayrıca geç yaşlanır.
Sizde parmaklarınızla göğsünüzün ortasına yapacağınız küçük vuruşlarla timüs bezini titreştirebilirsiniz.
Yada daha basit bir yolu kullanırsınız. "KAHKAHA" atabilirsiniz.
Çünkü kahkaha da göğüs kafesini oynattığı için bu bezi harekete geçirir.
Hani yıllar geçerde aradan bir arkadaşımıza rastlarız neşeli halleriyle tanıdığımız bu insanı görünce
"hiç değişmemişsin, ne gamsızsın..." deriz ya, işte timüs bezinin gücü.
Sonuç olarak kahkaha bağışıklık sistemini güçlendirir ve sizi genç tutar.


Timüs bezi, doğumdan önce ve doğumdan hemen sonra lenfosit meydana getirerek vücudu enfeksiyonlardan korur.

Timüs'ün ürettiği T hücreleri, sağlık üzerindeki önemli yararları olan hücrelerden biridir. T hücreleri olarak adlandırılan lenfositler, vücuda zarar verebilecek, zararlı hücreleri yok etmektedir. Savunmada kusur varsa daima T lenfositleri sorumludur. Timüs bezi, T hücrelerinin vücut hücreleriyle yabancı hücreleri ayırt etme yeteneği kazandıkları yani eğitildikleri, olgunlaştıkları yerdir.
Timüs yaşla birlikte gerileyen bir organdır. Timüs bezi (kapsülü), çocukluk yıllarında fındık büyüklüğünde olup, ergenlik çağında ceviz büyüklüğüne (ergenlik oluşumunu hızlandırır) erişir, yaş ilerledikçe bezelye ve pirinç kadar küçülerek işlevi azalır. 20 yaşından sonra küçülmeye başlar. 60 yaşından sonra hemen hemen yok olur.

Doğum anın da yaklaşık 15gr. ergenlikte ise 35 gr ağırlıktadır. Sonra ağırlığı düşer ve 20 yaşındaki bir erişkinde 25 gr. yaşlı bir insanda 6 gr. olur.

İki parmakla timüsün üzerine gelen noktaya vurularak uyarılması ve dilin, üst dişlerin arkasında damağa ve ağzın tavanına değdirilmesi timüsün uyarılmasını sağlamaktadır. Timus, uyarıldığında salgıladığı hormonlar kişide haz ve mutluluk duygusu yaratır.
Çünkü timus aktive olduğunda, bedenin kimyasının değişimine neden olur. Bu değişiklik, sinir sistemini sakinleştirir ve beyin fonksiyonlarını hızlandırır. Bu da kişide rahatlama duygusu oluşturur.

Dr. John Diamond ve ekibi dilin bu pozisyona getirilmesi ile sol ve sağ beyin küresi arasında denge oluşmasını sağladığını tespit etmiş. Bu da insanin daha iyi düşünmesi ve kendini daha iyi hissetmesine yardımcı oluyor.

"Kanser kuramının formülünü hazırlayan" Nobel ödüllü Avusturyalı Mc.Farlane BURUNER, Timüs bezi'nin işlevleri artırıldığında, bedenin her türlü kanserden kurtulmak ve korunmak için büyük bir yetenek kazandığını ortaya koymuştur. En önemlisi de kanser riskini ortadan kaldırdığını iddia ve ispatlamıştır.

3 yorum: