Bizler insanız ve çok değerliyiz....Sağlığınızın kıymetini bilin...

7 Eylül 2011

Yoğurt ve süt ürünlerindeki tehlike..


Devlet sizin sağlığınızı korumuyor bu gerçek,toplum olarak tepki veren bir özelliğimizde yok bari herkes kendini ve yakınlarını koruyarak işe başlasın.


Bu kadarına da pes artık, gıda firmaları birkaç kuruş için hayatlarımızı  hiç'e  sayıyor ve halkımızı bu yönde bilinçlendiren bilim adamlarımızı tehdit etmeye kadar işi vardırdılar.
Ankara Hıfsızsıhha Gıda Denetim Bölüm Başkan Yrd.Gönül Özdeğer ve iki asistanı Solitin adlı kimyasal ile ilgili çalışmaları ve yayınları dolayısı ile ölüm tehditleri aldıklarını açıkladılar ve  savcılığa suç duyurusunda bulundular.

SOLİTİN aslında gıdalarda hiç bulunmaması gereken tamamen kimyasal bir ajan hatta basit olarak melaminimsi bir plastik,sütlere,yoğurt ve ayranlara ve sütün girdiği her çeşit besine katılıyor çünkü bu molekül su ile inanılmaz şekilde bağlanarak kıvam arttırıyor,bu hem imalat açısından zaman  kazandırıyor hem gıda doğallığını kaybettiğinden son kullanma tarihini uzatıyor ve firmaların stoklu çalışmasını sağlıyor,hem maliyeti inanılmaz düşürerek firmaların rekabet gücünü arttırıyor.

Çocuklarınıza beş kuruşa,yirmi kuruşa,elli kuruşa gofret,çikolata ve süt ürünleri alabilmemiz, evlerimize çeşit çeşit peynir,yoğurt,hazır sütlü tatlı vs girebilmesi hep bu yüzden.

SOLİTİN bir tricalcid  bileşiği yani doğada en bol ve bedava bulabileceğiniz türden,tebeşir gibi,alçı taşı gibi,oysa bu bileşik böbreklerden atılırken renal tubuluslardaki glomerüllerde birikiyor ve filtrasyon'u yani böbreklerin  kanı  süzmesini engelliyor ve sonuç böbrek yetmezliğine kadar uzanan  böbrek rahatsızlıkları serum üre ve kraetinin düzeylerinde artış ve bunun getirdiği devamlı yorgunluk hali, hafıza ve konsantrasyon bozuklukları ve hatta ciddi  mental bozukluklar,  Almanya Solingen üniversitesi Pskiyatri bölümünce 2009 da 21. Europe Pscyhatry Society'e  sunulan bildirgede Şizofreni ve SOLİTİN kullanımı arasında ilişkiler olması muhtemel olduğu, Özellikle Paranoid Şizofreni vakalarında kanda tricalciophospate bileşiklerinin normalden 16 kat yüksek  olduğu belirtilmesine rağmen bildirge nedense Kongrede sunum için kabul edilmedi. (Eminim yine büyük rüşvetler dönmüştür)

Üretici firmalar SOLİTİN'i hiç bir şekilde ürün etiketlerinde bildirmiyor,aldığımız ürünlerde SOLİTİN olup olmadığını yine de bir kaç basit deney ile anlayabiliriz, eğer bu yönde bir şüphe oluşursa derhal bulunduğunuz il Hıfsızsıhha Müdürlüğü ile ilişkiye geçerek şüpheli gıdanın test edilmesini talep ediniz, bu şekilde binlerce hatta yüz binlerce insanın sağlığını kurtarabilirsiniz,çevrenize baktığınızda ne kadar çok diyaliz merkezi ve böbrek hastası olduğunu siz de görüyorsunuz bu artışın sebebi bazı ahlaksız firmaların kar hırsından başka bir şey değil.

Aldığınız sıvı ürünler (süt,ayran,çikolatalı süt vs) için şu yolu izleyebilirsiniz bir metal'i (çatal,kaşık vs) el yakacak düzeyde ısıtın ve test etmek istediğiniz sıvıya batırarak çalkalama hareketi yapın,metali çıkardığınızda birbirinden ayrılmış öbekler halinde beyaz topaklar görürseniz o üründe SOLİTİN var demektir.

Peynir vs türü ürünlerde ise üründen bir parça alarak sirkeli suya koyunuz eğer sirkeli suyun üzerinde kalan beyazımsı bir tabaka görürseniz o üründe SOLİTİN var demektir.

Çikolata,gofret türü ürünlerde ise ürünü elinizle basitçe kırın,eğer kırığın her iki tarafında süt beyazı noktalar varsa o üründe de SOLİTİN vardır.

Sağlığımız için,geleceğimiz için,çocuklarımız ve sevdiklerimiz için bu bilgileri bütün çevremize yayalım ve toplumsal olarak tepkimizi ortaya koyarak bu katkı maddesinin üretici firmalar tarafından daha fazla kullanılmasını engelleyelim.
 
Saygılarımla
 Yrd.Dç.Dr Gülden Semavi
 Ankara Üniversitesi Hacettepe Tıp Fakültesi Biyokimya Blm.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder